Ahmet Zorlu

SEÇİM GÜNLÜĞÜ (2)

Adettendir, seçim dönemlerinde ülke genelini olduğu kadar yereli de pas geçmemek gerekir.

Listeler belli olduktan sonra ilk gözlemlerimi aktarmıştım.

Artık tüm adaylar ve partiler sahaya indi.

Kimi ile birebir görüşüyor, kimini yerel medyadan izliyorum.

Adayların ve partilerin durumuna baktığımda, tek cümleyle özetlemem gerekirse, iktidardakilerin dışında kalan her parti ve her aday topluluğu pırıl pırıl parlıyor.

AKP ise, toplumun içine düşürüldüğü büyük çıkmazın yarattığı moral bozukluğunu, terör ve din silahını kullanarak bertaraf etmeye çalışıyor.

Listesinin ilk sırasında, hala omuzu kalabalık bir general ve  görevini sürdüren bir bakan oturuyor.

Hemen yanıbaşında bir bakan eskisi, yıllarca Kayseri’nin tepesinde oturan bir belediye başkanı var, her ne kadar milletvekili adayı olmasa da Reise yeniden kazandırıp bir bakanlık umanlardan.

Biri terör diyor, diğeri dini değerlere saldıranlara beddua ediyor.

Kardeşim sormazlar mı, “21 yılda Türkiye’nin sorunu hala terör ise, siz ne iş görüyordunuz, çeyrek asırlık iktidarınızda?” diye.

Acı olan ise, seçim malzemesi olarak kullandıkları teröre de en yakın onlar durdu, dini değerleri ise paspas edip suyunu çıkaran bir siyasi yapının mensubu olmaları.

Çadır Mahkemelerini, megri megriyi, ‘Kardeşi Mehmet’i yanına ziyarete gönderdim’ beyanlarını, canı sıkılmasın diye yanına mahkum gönderilişini, odasının hücre havasından çıkarılıp donatılmasını unutmadık, teröristbaşının.

Ya da, Fetullah Hainini Pensilvanya’da ziyaret edenlere ‘Hacı’ denildiği günleri.

Veya, daha dün Cami avlusunu dolduranlara Millet İttifakının yuhalatılmasını, ‘Yuh yetmez” sözlerini.

Gelelim Muhalefet Partilerinin adaylarına.

Cumhuriyet Halk Partisi’nde ilk kez Kayseri’de en ince ayrıntısına kadar düşünülerek bir liste hazırlandı.

Sayın Aşkın Genç ile Refah Partisi kökenli Mahmut Arıkan, büyük bir uyum içinde çalışmalarını sürdürüyor, 3. Sıradaki Burhan Bahadır Özsoy’u da yanlarına alabilmek ve Ankara’ya götürmek için ellerinden geleni artlarına koymuyorlar.

İyi Parti’de, ilk sıraya yerleşen Sayın Dursun Ataş için eleştirilerim olacak. 

Kusura bakmasın ama, ilk aday edildiğinde söylediklerimi geri alıyorum.

Zira beklenen performansı sergilemedi.

Pınarbaşı İlçesi’nde, CHP’den ayrı aday çıkararak belediye seçimlerini MHP’nin kazanmasını sağladı.

Pınarbaşı sınırları içerisinde yapılmak istenen ve halkın tepkisi ile durdurulan Patlayıcı Merkezi konusunda da hiç sesi çıkmadı.
Kentin tarımsal sulama konusundaki geri gidişini ise hiç gündeme getirmedi.

Yüksek Hızlı Tren konusunda sadece yasak savdı.

Şimdi ise ‘Nasılsa koltur güvencede’ havasında başladı, ama listedeki dinamizm onu da ateşlemiş olacak ki, her geçen gün hızını artırarak çalışmalarda yerini alıyor.

Ancaaak, ikinci sırada yer bulan Sayın Abdullah İlker Sungur’un seçilmesi durumunda ki, seçilecek.

Bu kentin, bu kent insanının içine düşürüldüğü kısırdöngü konusunda mecliste mesai mefhumu gözetmeden koşturacağına yönelik bir kanaat edindim.
Arefe gecesi 2-3 saat sohbet etme imkanı buldum.

Kentin ve ülkenin sorunlarına hakim, partinin propaganda yükünün ekonomik boyutunu adeta tek başına yüklenmiş,  ekip çalışmasına inanan bir görüntü sergiliyor.

Hepsinden önemlisi de, her alanda mükemmeliyetçi bir kişilik.

Görevlendirilen ekipleri bir orkestra şefi ciddiyeti ile yönetmesine tanık oldum.

Seçilirse Kent için önemli bir kazanım olacağından zerrece kuşkum yoktur.

Kendisine de söyledim, “Bu kent, bu ülke, bu ülke insanı için çalıştığı sürece fikirlerimizle, kalemimizle yanında hep var olacak, daha çok çalışması için teşvik edeceğiz.

İyi Partinin de bu seçimde Kayseri’den 2 sandalyesi kesin gibi.

Üçüncü koltuk da çok uzak değil.

Ama dedim ya dostlar sandık bu, bazen içerisinden çok farklı sürprizler de çıkabiliyor.

MHP’de sürdürülen çalışmalara gelince.

Baki Ersoy, ekonomik gücünü de kullanarak, kentteki her elektrik direği, dikili her ağacı posterleri ile süsledi.

Afişleme konusunda,  Sayın İsmail Özdemir’i bile gölgede bırakıyor.

Ama propaganda çalışma sahaları kısıtlı.

Pazara gidemiyorlar.

Ekonomik sorunlardan bahsedemiyorlar.

“Bonfilenin kilosu 650 lira oldu” deseler, başlarına nelerin geleceğinin farkındalar.

Onlar için de varsa yoksa, vatan, bayrak, ezan edebiyatı.

Saki diğer siyaset kurumları için öncelikli değil bu değerler..

MHP için 2 milletvekili çıkarır diyemiyorum.

Zira MHP tabanı, partinin Hizbullah’ın siyasi temsilcisi HÜDAPAR ile seçime gitmesinden, ittifak kurmaktan hayli rahatsız. Ayrıca MHP Tabanı da ekonomik çöküşü en ağır şekilde yaşayan kesimi oluşturuyor. Dolayısıyla yılların Ülkücü Emeklileri de Haziran’da kendilerine vadedilen 15 bin lira Bayram İkramiyesine oldukça sıcak bakıyorlar.

Bu ay sonuna kadar daha izleyelim, hangi partinin Kayseri’den kaç milletvekili çıkarabileceğini de rahat rahat yorumlama imkanına kavuşuruz.
Bu vesile bir kez daha Ramazan Bayramınızı, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınızı kutluyorum.

Konuk yazar Ahmet ZORLU